Geçmiş yıllarda Ankara’da bir arkadaşımızı ziyaret etmiştim. Yazacaklarımı o arkadaşım anlatmıştı.

Arkadaşım; “Birgün 4 arkadaş bir kafede oturduk sıhbet ettik. Masada olanlardan birisi erken ayrıldı. Masada kalan arkadaşlardan bir tanesi giden arkadaşın aleyhinde konuşmaya başladı. Hem de ne konuşma. Ailesine varana kadar, eşine varan kadar ağıza alınmayacak sözler söyledi. Ben de konuşan arkadaşa döenerek, “Sen giden arkadaşımızı iyi tanıyormusun” dedi. O da gayet iyi tanıdığını söyledi. Dedim ki bu nasıl tanımak, adamın eşi hakkında konuşuyorsun ama, giden arkadaşımız 32 yaşında bugüne kadar hiç nikah masasına oturmadı, hiç evlenmedi, o daha bekar” dedim. Böyle konuşmasının nedenini daha sonra öğrendim. Meğer 1 ay sonra partilerinde kongre varmış, bunların her ikisi de başkan adayı imiş. Onu kötülemek için böyle konuşmalar yapmış” dedi.

Değerli Dostlar.

Maalesef bazı kişiler günümüzde siyaseti bu hale getirdiler. Kim kendilerine rakip olacaksa, kim siyasette başarılı işler yaptıysa onları çekemeyenler, hep paçadan tutup aşağıya çekmeye kalkıyorlar. Oysa siyaset güzel yapıldığı takdirde, iyi niyetlerle yapıldığı takdirde o kadar güzel bir hizmet yolu ki. Fakat bu yolu yine insanlar kendileri kirletiyorlar. Bugün siyasi rant için Ülkemizin ve Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bile laf edenler, onu aşağılamaya, karalamaya kalkışanlar yok mu? Neden insanların yaptıkları güzel işler anlatılmaz, neden hizmetler ön plana çıkarılmaz da hep karalama, hep iftira, hep paçadan tutup aşağıya çekmeler. Koltuklar bu kadar mı tatlı, koltuklar bu kadar mı cazip ki o koltuklara oturabilmek adına bazıları her şeyi mübah sayıyorlar. Bakın yerel seçimlere az bir zaman kaldı. Yine ortalık yerlerde fısıltı gazeteleri dolaşmaya başladı. Herkes rakibinin aleyhinde konuşuyor. Rakiplerinin yapmış oldukları güzel işlerden hiç bahseden yok. Kendi yapacaklarını anlatan yok. Bir kişi bir yere aday oldu ise, elbetteki projeleri olmalıdır, projeleri ile milletin önüne çıkıp oy istemelidir. Oysa ülkemizde maalesef bu tam tersine işliyor. Siyasette elbetteki eleştiri olacaktır. Rakiplerin yaptıkları hatalar veya söz verip de yapamadıkları elbetteki eleştirilecektir. Fakat bu eleştiriler hizmet düzeyinde kalmalıdır diye düşünüyorum. Fakat şu da unutulmamalıdır; Vatandaşlar belden aşağı karalama kampanyası yapanları tutmuyor, onlara rağbet göstermiyor. Vatandaşlar, karşılarındaki adaylardan proje görmeyi ve yapacaklarını anlatmalarını istiyor. Bu yzdıklarım Osmaneli veya Bilecik için değil, yukarıda da anlattığım gibi tüm ülke geneline yayılmış bir hastalık olarak son zamanlarda hortlamış durumda.

Allah herkesin kendi projesini anlatacağı bir seçim kampanyası geçirmeyi nasip eylesin.

Hoşça ve Dostça Kalın.