MEHMET ERDEM

MEHMET ERDEM

KERTENKELE

A+A-

Geçtiğimiz günlerde, Ankara’da çok sevdiğim bir ağabeyim göndermiş alttaki yaşanmış olayı. 
Japonya’da yaşanmış gerçek Bir olay:
Evini yeniden dekore ettirmek isteyen Japon bunun için evinden bir duvarı yıkar...(Japon evlerinde genellikle 2 tahta duvar arasında 1 boşluk bulunur). 
Duvarı yıkarken orada dışarıdan gelen 1 çivinin ayağına battığı için sıkışmış bir kertenkele görür.

Adam bunu gördüğünde kendini kötü hisseder ve aynı zamanda meraklanır da kertenkelenin ayağına çakılmış çiviyi görünce...
 Muhtemelen bu çivi 10 yıl önce, ev yapılırken çakılmıştı. Peki, nasıl olmuş da kertenkele bu pozisyonda hiç kıpırdamadan 10 yıl boyunca yaşamayı başarmış, diye düşünmeye başlar.
Karanlık bir duvar boşluğunda hiç kıpırdamadan 10 yıl boyunca yaşamak çok zor olmalı der...
Böylece adam çalışmayı bırakır ve kertenkeleyi izlemeye başlar. Sonra nereden çıktığını fark edemediği başka bir kertenkele gelir ağzında taşıdığı yemekle...
Adamı sersemletir gördüğü manzara. Bu nasıl bir sevgi? Ayağı çivilenmiş kertenkele, 10 yıldır diğer kertenkele tarafından beslenmektedir...”
Evet dostlar! Bir Kertenkele’yi 10 yıl boyunca yaşatan bir başka Kertenkele!
Vefalı bir dost, bulunmaz bir hazinedir dostlarım.
Allah’ın yaratmış olduğu bir Hayvan olan bir Kertenkele, diğer bir Kertenkeleye 10 yıl boyunca bakabiliyor. Bir düşünsenize, biz İnsanlar bu kadar vefalı, bu kadar sabırlı olabilirmiydik.İnsanoğlu yeri geldiğinde hasta yatalak ana ve babasına bile bakmaktan acizlik getiriyor. Niceleri var, nicelerine yaşadığımız ortamlarda şahitlik ediyoruz. Onu doğurup büyüten, ona bakıp besleyen, yediren, içiren ana babasına bile bakmayıp, onları huzur evlerine gönderen İnsanlar var. 
Toplumlarda böyle değil mi?
Ülkemize bir bakın. Bin yıldır Türk Milletinin içinde yaşayıp, her türlü arzusunu yerine getiren, fakat tüm bunlara rağmen, yılanlık, akreplik, çakallık yapan nicelerini gördü bu millet. Halen de görmeye devam ediyoruz. O akrepleri, yılanları, çakalları halen besleyip büyütüyoruz. İçinde barındıkları Türk Milletine yıllardır her türlü kalleşliği yapanları, meclislerimize kadar sokup, onları beslemeye devam ediyoruz. Bu kalleşler, bizim dışımızda herhangi bir Avrupa ülkesinde olsalardı, bu kadar uzun süre yaşama şansı bulabilirlermiydi? Bu kadar hainliklerine rağmen, Devletleri tarafından maaşa bağlanabilirlermiydi? Bu kadar Akrepliklerine rağmen, el üstünde tutulabilirlermiydi? Şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri arkalarında Türk Milletinin duası ile sınır ötesinde, akreplerle, yılanlarla, çakallarla mücadele ederken, içimizdeki akreplerin, yılanların ve çakalların çatlak seslerine, Türk Milletinden başka bir millet bu kadar sabır gösterebilirmiydi? 
ABD Arap Baharı adı altında, bütün Arap devlet ve milletlerine zulüm ederken, yüzbinlerce insanın canına kıyarken, bu akrep ve yılanlar, “ABD oralara tüm bunları Demokrasi Getirmek İçin Yapıyor” diye bağırıp, zalimleri savunurken, kendilerinin hainliklerine karşı çıkan Türkiye Cumhuriyeti Devletini Faşist Devlet olarak ilan ediyorlar. Bu günlerde Sosyal medyayı ve bazı ulusal medya guruplarını iyi takip edin. Mehmetçiğin Afrin harekatını başlattığı günden beri Askerimize, Devletimize akıttıkları zehirlere bir bakın. Fakat yüce yaradan Türk Milltetine öyle bir sabır ermiş ki, bu akreplere, yılanlara, çakallara halen sabırla ses çıkarmıyor. Bir Kertenkele kadar olamayan bu aşağılık yaratıkların unutmaması gereken bir şey var. O da Türk Milletinin Sabır Taşının bir gün olup çatlayacağıdır. İşte o zaman akreplerin kuyrukları nasıl kopartılırmış, yılanların başı nasıl ezilirmiş hepsi göreceklerdir. Sıra onlara da gelecektir. Bu devlette, bu Yüce Millette hiç bir şeyi unutmaz.  

Bu yazı toplam 2462 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.