MEHMET ERDEM

MEHMET ERDEM

SAYIN HALİS NALBANT; İSTİFA ETMEYİ DÜŞÜNÜR MÜ?

A+A-

Bilecik eski vali konağının yıkılarak yerine Konak Retaurant –Kafe yapılması için Bilecik İl Özel İdaresi ihale açmıştı. İhaleyi alan şahıs, ihale şartnamesine uymayarak, 99M2 taban alna üzerinden 2 kat olmak üzere 198 m2 inşaat yerine çok daha büyük bir inşaat yapmıştı. Uygunsuz yapılan bu işlemi Bilecik Sakarya Gazetesinde Yazı İşleri Müdürü Mücahit Erdal’ın Moderatörlüğünü yaptığı BASIN MASASI programında ilk kez ben dile getirmiştim. Burada yapılan Konak Kafe ve Restaurant’ın adı bu programdan sonra “KAÇAK KONAK”a çıkmıştı. Gerek bizler Basın Masası programında, gerek Bilecik’in idarecileri makam odalarında, gerekse vatandaşlar sokakta, kahvede, parkta günlerce bu Kaçak Konak’ı konuşmuşlardı.  

Her ne kadar son günlerde bazıları gündemden düşürmeye çalışsa da, Kaçak Konak halen konuşulup duruyor. Yollarda rast geldiğimiz vatandaşlar, Kaçak Konak’ın akıbetini bizlerden soruyorlar. Günlerce, haftalarca, aylarca konuşup yazmamıza rağmen, Kaçak Konak’ın akıbetini bizler kimlerden sormamız gerekiyor artık bilemez olduk. 
Kaçak Konak’ı ihale eden kurum, Bilecik İl Özel İdaresi. İnşaat ruhsatını veren ve İnşaatı denetleyecek olan kurum Bilecik Belediyesi. Şehrin ortasında, Bilecik’in Sayın Vali dâhil bütün idarecilerinin her gün önünden en azı iki üç kez geçtikleri bu kaçak konak, ruhsatsız bir şekilde hala çalışmaya devam ediyor. Bilecik’in en ücra köyünde vatandaş 50 m2’lik bir samanlık yapsa, izin almasa Bilecik İl Özel İdaresi bu kaçak yapıyı anında gözleri görüp gidip yıkıyor. Aynı şekilde Bilecik’in en uç mahallesinde bir vatandaş evinin bahçesine 10 M2 bir kömürlük yapsa, belediye anında müdahale ederek yıkım kararı veriyor. Devletin eli, kolu bu kadar uzunken, Devletin gözleri en ücra köydeki ruhsatsız samanlığı görürken, Bilecik’te, valiliğe 100 metre, Adliye’ye 50 Metre, Mal Müdürlüğüne 30 Metre uzaklıktaki ruhsatsız bir yapıyı görmemesine ne anlam vereceğiz bilemiyorum. Bilecik’in merkezinde Devletin eli kolu mu kısalıyor, gözleri mi kör oluyor anlamış değilim. 
Bakınız 3194 Sayılı İmar Kanunu bu gibi durumlarda ne diyor. Ben demiyorum haa, kanun diyor Kanun.  3194 Sayılı İmar Kanunu Madde 31 - İnşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir. Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılarda izin alınıncaya kadar elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerinden ve tesislerinden faydalandırılmazlar. Ancak, kullanma izni alan bağımsız bölümler bu hizmetlerden istifade ettirilir. 
Yine aynı kanunun bir diğer maddesi. Madde 32 - Bu Kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığı ilgili idarece tespiti, fenni mesulce (...) tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilir. Yapı mühürlenerek inşaat derhal durdurulur. Şimdi buradan bir kez daha sormakta fayda olduğunu mütalaa ediyorum. Eyyy Bilecik’i idare edenler. Sizler Bilecik’in orta yerinde Kaçak bir yapıya göz yumarak, ruhsatsız bir şekilde çalışmasına müsaade ederek, kanunlarımı hiçe sayıyorsunuz, kendi uygulamalarınızı kanunlardan daha mı üstün görüyorsunuz?
Ruhsatı olmayan bir binaya, elektrik, su, doğalgaz bağlanması kanunen yasak iken, bu hizmetleri veren kurum ve kuruluşlar suç işlemiş olmuyorlar mı? Bilecik’te bu kadar yazılıp konuşulduğu halde “KAÇAK KONAK” ile ilgili hiçbir işlem yapmayan ilgililere Sayın Cumhuriyet Savcılarının da eklenmesi doğrusu beni hayli şaşırttı. Yukarıda yazmış olduğum 3194 Sayılı İmar kanunu maddelerini Sayın Savcılar herhalde benden daha iyi biliyorlardır. Kanunu takmayanlara, kanunu çiğneyenlere hiçbir işlem yapılmaması, herhalde Bilecik’e özgü bir haldir diye düşünmeye başladım. 
Şimdi Gelelim işin diğer boyutuna. Eski Vali Konağının bulunduğu arsaya adı geçen inşaatın yapılması için ihaleyi açan kurum Bilecik İl Özel İdaresi. Bilecik İl Özel İdaresi ihale şartnamesini kendisi hazırlamış. Kendi hazırladığı İhale şartnamesinin 14 Maddesi şöyle diyor; “Yapı Malzemesi ve teknik şekil açısından idareden izin alınacaktır. İdareden izin alınmadan herhangi bir yapım işine başlanılmayacaktır”
Şimdi bu “KAÇAK KONAK”ın yapı malzemelerini ve teknik açısını kim denetledi, şartname dışına çıkılmasının iznini kim verdi? Kendi yazmış olduğu ihalenin şartlarının yerine getirilmesini sağlayamayanlar hakkında ne gibi işlemler yapıldı? Yapılmadı ise yetkililer yapmayı düşünüyorlar mı? 
Bu ihaleyi yapan kurumun başı olan Bilecik İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sayın Halis Nalbant, “KAÇAK KONAK” konusunda görevini tam manasıyla yerine getirdiğine inanıyor mu? Bugüne kadar konuyla ilgili iç bir açıklama yapmayan Sayın Nalbant, kamuoyuna “Ben vicdanen bu konuda müsterihim. Ben görevlerimi yerine getirdim, fakat başkaları konu ile ilgili görevlerini yerine getirmediler. Benim bu işte hiçbir suçum yoktur” diyebilir mi? Minareyi çalan kılıfını hazırlar atasözünde olduğu gibi, baştan kılıf hazırlanmayan minareye sonradan kılıf uydurmaya kalkarak topu İl Genel Meclisine atmanız ve meclisten tekrar size dönüp gelen topu sahi nereye sakladınız Sayın Halis Nalbant? Yaklaşık iki aydan fazla bir zamandır sumeninizin altında bekleyen “KAÇAK KONAK” kararınızı ne şekilde ve ne zaman vereceksiniz?
Sayın Halis Nalbant, son olarak size açık yüreklilikle cevap vereceğinize inanaraktan şu soruyu sormak istiyorum. “Ben bu Kaçak Konak konusunda görevimi tam manasıyla yerine getiremedim. Bu işi elime yüzüme bulaştırdım. Bilecik Kamuoyundan Özür diliyor ve görevimden istifa ediyorum” diyebilecek misiniz?  Konu ile ilgili yapacağınız veya tarafıma göndereceğiniz her açıklamayı zaman geçirmeksiniz bu satırlardan yayınlayacağım. Yeter ki siz konuyu açıklığa kavuşturun, kamuoyunu rahatlatın. 

 

Bu yazı toplam 2554 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.