Osmaneli Belediye Başkanı Münür Şahin, TRT’de geçtiğimiz sezon yayınlanan “DİRİLİŞ ERTUĞRUL” dizisi ile gündeme gelen “LEFKE KALESİ”ni en kısa zamanda vatandaşların ziyaretgâhı haline getireceklerini açıkladı. Lefke Kalesi ile ilgili de açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Münür Şahin; “Osmaneli (Lefke) 18 medeniyete yerleşim yeri olmuş ve bu medeniyetlerden günümüze kalan birçok tarihi ve kültürel varlığa sahip, bilinen tarihi MÖ.8.000 li yılara dayanan harika bir kent. Osmaneli halkı bunun bilinciyle birlik ve beraberlik içinde ilçesinin büyümesini ve yükselişini sürdürüyüyor.
Osmaneli (Lefke) 'nin sahip olduğu en önemli değerlerden biriside kaleleri. Özellikle Diriliş dizisyle gündeme gelen "Lefke Kalesi" bunlardan bir tanesi. İlçemizde farklı alanlarda üç adet kale bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi Tekke Tepesi üzerinde Evliya Çelebi'nin Seyyahatnamesinde de bahsi geçen kaledir. Diğer bir kalede yine ilçemiz çıkışında Balçıkhisar yoluna yakın alandadır.

Diriliş dizisine konu olan ise ilçemiz sınırları içinde Büyük Yenice ve Selçikköy arasında, yeni otogarımızın karşısındaki dağda yer almaktadır. Roma ordu yolu, Haçlı seferlerinde kullanılan yol, hıristiyanlar için hac yolu, Kızılöz tarafından Taraklı, Göynük, Bolu tarafına uzanan yol, İstanbul Ankara, Antalya, Bursa bağlantısı başta olmak üzere Lefke Kalesi bu yol güzergâhını kontrol eden kaledir. Osmaneli (Lefke) merkezi yerleşim yeri ise; Sakarya Nehrinin karşı tarafında ve dağlara yaslanmış bugünkü alanda olduğu bilinmektedir. Osmaneli (Lefke ) ilk kez Türk hâkimiyetine 1075 yılnda Selçuklular döneminde girmiş ve İznik merkezli kurulan Anadolu Selçuklu devletinin, sonrasında da sulh yoluyla dâhil olduğu Osmanlı İmparatorluğunun önemli bir kenti olarak yer almıştır. Osmaneli 1075 tarihinden günümüze kesintisiz Türk kenti olma özelliğini sürdürmektedir.
Diriliş dizisine konu olan Lefke Kalesi çok korunaklı bir tepede yer almaktadır. Lefke Kalesinin yaklaşık 30.000 m2 alanı içine aldığı, diğer alanlarla birlikte 50.000 m2 lik bir arazide yer aldığı görülmektedir. Kalenin eklentilerinin ve yaşam alanının 1/3 lük kısmı hiç bir canlının çıkamayacağı 300 metreye yakın uçurumla çevrelenmiştir. Diğer kısımları ise hiç harç içermiyen ve tamamen kayaların işlenmesiyle oluşturulan taş duvar şeklindedir. Kalenin içersinde yaşam alanları bulunmaktadır. Kale içresinde 8X9 ölçülerinde 5 metre derinliğinde harç kullanılarak yapılmış sarnıç bulunmaktadır. Kale içersinde topraktan yapılmış küp, mutfak araçları, kiremit, ahşap yapı kalıntıları yer almaktadır.
"Lefke Kalesi" bulunduğu konum nedeniyle çok zor feth edilecek alanda yer almaktadır. Anadolu Selçuklu döneminde de Osmaneli (Lefke) dışında yer alan ve yollar güzergahı üzerinde yer alan "Lefke Kalesi" Bizans Döneminden kalan Tekfurca yönetilmiştir. Osmanlı İmparatorluğunun kurucusu Osman Gazi Osmaneli'yi sulh yoluyla almıştır. Anadolu Selçuklu kenti olan Osmaneli(Lefke) halkı kendi kahramanlrınında Osman Gazi yanında savaşıyor olması ve kentin Türk hakimiyetinde olması nedeniyle Osmanlı İmparatorluğuna sulh yolu ile dahil olmuşlardır.
Bizans Tekfuru tarafından hâkim olunan Lefke Kalesi'nin Osmangazi tarafından fethi Âşıkpaşazâde’nin Tevârih-i Âl-i Osman’ında şu şekilde aktarılmaktadır:
“…Kendü Hakk’a sıgındı, yöridi, togru Leblebüci Hisârı’na vardı. Teküri itâatıla karşu geldi, gine yirinde kodı. Ve o kâfirün bir oglı var ıdı. Oglını bile aldı. Togru Lefke’ye vardılar. Çadurlu teküri, Lefke teküri mutî olup karşu geldiler ve memleketlerin teslîm itdiler. Kendüler Osman Gâzi’nün yanında yarar nökerler oldılar…"
Osman Gazi tarafından 1304 yılında gerçekleşen ve Güney Sakarya bölgesine yapılan sefer ile doğrudan ilgisi olmayan bazı konular etimolojik bir hata ile karıştırılmıştır.
Sefer, birçok irili ufaklı çatışmanın olması ve birçok kalenin alınması sebebiyle geniş bir coğrafyaya yayılmıştır. Sırasıyla Güney Sakarya bolgesindeki Lüblüce Hisarı, Lefke Kalesi, Metabole (Akhisar/Pamukova) ve Kabaía (Geyve) ve Tekürpınarı (Umurbey) kalelerinin alınmasıyla sonuçlanan ve yaklaşık 200 km’lik bir güzergah üzerinde 1 ay süre ile gerçekleşmiş bir seferdir.
Kısaca burada karıştırılmaması gereken Osmaneli(Lefke) de bulunan üç kaleden biri olan ve Bizans Tekfurunun elinde bulunan "Lefke Kalesi" yeni otogarımızın karşısındaki dağda yer alan kaledir. Yoksa Osmaneli(Lefke) halkının sulh yoluyla Türk kenti olması nedeniyle Osmanlı İmparatorluğuna 1308 yılında dahil olduğu gerçeği tarihçilerce bilinmektedir.
Evet, bugün özellikle Diriliş Dizisine konu olan "Lefke Kalesini"ziyaret ettik. Kale alanının muhteşem görüntüsünden etkilendik. Çevre Müdürümüz Sabri Yılmaz, Turizm Yöneticimiz Süleyman Çakar ile birlikte "Lefke Kalesi"nin öncelikle Osmaneli halkı ve ziyaretçilerimiz tarafından bilinirliliğini arttırmamız ve sonrasıda kaleye çıkış için var olan yürüyüş yollarını düzenlememiz gerektiğine karar verdik. Yol kıyısında tanıtım tabelaları ile "Lefke Kalesi" yerini herkesin görebileceği noktaya getireceğiz. Osmaneli turizimde yükselen değer olurken Roma Köprüsü, Lefke Kalesi, Osmaneli Konakları, Gözetleme Kuleleri, İpek Yolu, orduYolu, Hac Yolu, Sufi Yolu, Rüstem Paşa Camii, Yıldırım Bayazit Camii, Medrese Camii, Aya Yorgi Kilisesi, Roma Köprüleri, Köprüler, Lefke Rüstem Paşa Hanı, Osmaneli Konakları, Balaban Gazi Mezarı, Çeşmeler, Sarnıçlar, Emevilerden kalan İçmeler Tesislerimiz, Kalelelerimiz, Mil, Adak, Mezar Taşlarımız, Değirmenlerimiz, Su yolları ve Kanallarımız, Balaban Suyumuz, Hicaz Demiryolumuz vb birçok tarihi ve kültürel varlığımızla marka kent olma noktasında birlik ve beraberlik içinde ilerleyişimizi sürdürüyoruz"dedi.