Havalar soğudu diye korkmayın. Çıkın meydanlara, avazınız çıktığı kadar bağırın, ŞEHİTLER ÖLMEZ, VATAN BÖLÜNMEZ diye. Havalar soğudu diye düşünmeyin. Bakın havalar soğusa da, bizleri, vatanı, bayrağı, çocuklarımızı, geleceğimizi düşünen birileri, Güneydoğu’nun zemheri soğuğunda, bizler üşümeyelim diye kendilerini gözlerini kırpmadan yakmaya devam ediyorlar. Haydi, korkmayın soğuktan, çıkın meydanlara, sabahlara kadar oturun, dün, 15 Temmuz Şehitlerinde olduğu gibi bugün de Güneydoğu Şehitlerimiz için oturun sabahlara kadar meydanlarda. Hatta üzerinize ne ceket giyin, ne de palto. Battaniye de almayın yanınıza. Korkmayın üşümezsiniz. Hakkâri’de, Çukurca’da, Şemdinli’de, Van’da, Diyarbakır’da her gün yanan gencecik fidanların ısısı saracaktır inanın sizleri. Dün yine 18 Ocağa ateş düştü. Yüreği yanan anaların, babaların, eşlerin, kardeşlerin, en acısı da bir ömür boyunca baba hasreti çekecek olan evlatların yürek ateşi ısıtacaktır sizleri. Sizlerin evlatları her baba deyişte yürekleri kavrulacak olan şehit evlatlarının ateşleri kavuracaktır inan sizleri. Evet, evet çıkın meydanlara, hem de üstünüze hiçbir şey almadan, kazak, hırka giymeden. Sadece 1 dakika ateş düşen ocakları hatırlayın, yanan ana yüreklerini, babaların içine gömdükleri acılarını, “Babacığım bizleri bırakıp nereye gidiyorsun” diyen evlatların feryatlarını düşünün. Düşündükçe terlediğinizi, terledikçe yandığınızı hissedeceksiniz. İşte o andan itibaren de o meydandan hiç ayrılmamayı düşüneceksiniz.

Haydi, Haydi meydanlara koşalım, 15 Temmuz’da olduğu gibi. Demokrasi Şehitlerimize yaktığımız ağıtları, bu kez de Güneydoğu Şehitlerimiz için, Kınalı Kuzularımız için, yakalım. Ve gecenin zifiri karanlığını yaracak şekilde bağıralım. 

“ŞEHİTLER ÖLMEZ, VATAN BÖLÜNMEZ”